Beini-1.2.1 Download
Beini 1.2.1 RT3070 Driver Final Download Alfa 2w Olanlar İçin
Usb Kurulum İçin Gerekli Olan Unetbootin Download
http://unetbootin.sourceforge.net/
Reklam
Reklamlar
8 Haziran 2010 Salı
Beini-1.2.1 Alfa 2w Driver Wireless Şifre Kırma 8 Adım'da
Etiketler:
1,
2,
beini,
driver,
hack,
kablosuz şifre kırma,
kırma,
v2,
wep şifre kırma,
wireless şifre kırma,
wpa şifre kırma
Gönderen
Yusuf Ali Bozkır
Klasik ama: Neden PHP?
2000 senesinde perl ile cgi, web programcılığı ile tanışmamı sağladı. PHP zamanla isteklerin artması ve yazım şeklinin aşina olduğum ortama daha yakın olması dolayısı ile beni çekim alanına aldı ve geçen 5 sene içinde de beni bu alandan uzaklaşmamam için yeterince tatmin etti. Yakın zamanda hem IDE'sinin sağladıkları, hem de platformun kolaylıkları ve cazibesi yüzünden Asp.NET'e göz kırpmış olsam da bu hafta sonu yaşadığım tecrübe PHP'ye olan sevgimi tazeledi.
Tabii ki hafta sonu olanları anlatacağım ancak önce, web uygulamaları geliştirirken neden PHP kullandığıma daha derinlemesine değinmek istiyorum:
Kişisel nedenler:
Birinci sırada syntax yer alıyor. Dediğim gibi aşina olduğumuz ortamlar biz programcıları daha fazla çeker. Bu açıdan yazım şeklinin ve temel dil özelliklerinin C'ye benzemesi benim için PHPyi daha cazip kılıyordu.
Birinci sırada syntax yer alıyor. Dediğim gibi aşina olduğumuz ortamlar biz programcıları daha fazla çeker. Bu açıdan yazım şeklinin ve temel dil özelliklerinin C'ye benzemesi benim için PHPyi daha cazip kılıyordu.
Hızlı uygulama geliştirme imkanı ve kurulum:Öncelikle uygulama geliştirme ortamı olarak Zend Studio, programcıya planlama hariç bütün aşamalarda kolaylık sağlıyor. Uygulama geliştiriken veritabanı yönetimi sayesinde tek bir ide ile geliştirdiğiniz uygulamaya tam hakimiyeti Zend Studio sayesinde edinebiliyorsunuz. Yazılan kodun debug edilmesi ve çalıştığınız sayfa üzerinde ayrı ayrı yazılan her fonksiyonun performans analizini direkt olarak tarayıcı üzerinden yapabilme imkanı çok leziz. Kurulum sırasında ise Zend Encoder'ın sağladıkları her uygulama geliştiriciye lazım. Zira yazdığınız kodun şifrelenerek güvenliğinin sağlaması size ait olmayan platformlarda uygulamanızı çalınma tehlikesi olmadan gönül rahatlığı ile koşturabilmenizi sağlıyor. Kurulumdan sonra ise yine Zend ürünleri size inanılmaz avantajlar sağlıyor. Bunlara daha sonra uzun uzun değineceğim.
Kolay öğrenilmesi:Php herhangi bir web dili ile, belirli bir süre tecrübesi olan her programcı için maksimum bir hafta içinde öğrenilebilecek bir dil. Biliyorum kulağa iddalı geliyor ama doğru. Bir dilin kolay öğrenilebilir olması büyük bir avantaj. Biz Techinox olarak daha tecrübelilerin alttan gelenleri eğitimi sayesinde hem sektöre kalifiye elemanlar yetiştirmenin hazzını yaşıyoruz hem de bünyemizdeki çalışanların kendilerine, takım arkadaşlarına ve bize maksimım yararlı olmasını sağlıyoruz. Bu anlamda Php temel uygulama geliştirme ortamımız olduğu için daha kısa sürede maksimum işgücünü devreye alabiliyoruz.
Performans:Daha az kaynak ile yüksek performans sağlaması PHP'nin büyük projelerde kullanılabilmesi için sayılabilecek nedenlerden sadece biri. Tabii ki bu anlamda hemen diğer iki silahşör olan MySQL ve Apache'nin önemini de unutmamak gerekiyor.
Fiyat:
Bu üç silahşör de (PHP, MySQL ve Apache)açık kaynak kodlu olduğu için sizden ayrıca lisanslandırma ücretleri talep etmiyorlar bu anlamda uygulama geliştirdiğiniz kişilere daha avantajlı teklifler ile gidebilmenizi sağlıyor. Özellikle Türkiye gibi bir ortamda bence bu çok ciddi bir avantaj.
Bu üç silahşör de (PHP, MySQL ve Apache)açık kaynak kodlu olduğu için sizden ayrıca lisanslandırma ücretleri talep etmiyorlar bu anlamda uygulama geliştirdiğiniz kişilere daha avantajlı teklifler ile gidebilmenizi sağlıyor. Özellikle Türkiye gibi bir ortamda bence bu çok ciddi bir avantaj.
Opsiyonellik:Tabii ki gerektiği zaman profesyonel çözümlerle müşterinin marka isteklerini tatmin etmek mümkün. PHP size birçok profesyonel veritabanı (Oracle, DB2 vs.) ile beraber çalışma sağlayabildiği gibi Zend'in birazdan değineceğim profesyonel çözümleri ile de müşterinizin Açık kaynak kodlu ortama olan direnişini kırmanızı sağlıyor. Burada yine uygulama geliştirdiğiniz ortamında Türkiye olması ön plana çıkıyor. Şu ana kadar genel olarak iki tip müşteri ile aktif olarak çalışıyoruz. Birincisi fiyatın minimize olmasını isteyenler, ki bunlara sadece uygulama ve barındırma maliyetleri ile hizmet vermek üç silahşörümüzle gayet mümkün. İkincisi ise marka ile güvenin sağlanacağını düşünen ve bunda da kısmen haklı olan kurumsal müşteriler. Onlara da Zendin profesyonel çözümleri ve farklı veritabanı seçenekleri ile ulaşmak mümkün.
Şimdi gelelim bu hafta sonu olanlara. Müşterilerimizden www.pazaryerim.com sunucularını Zend Platformlandırdık. Zend Platform sağladıkları ile beni bir kere daha PHPnin çekim alanında kalmaya ikna etti. Gelelim Zend Platformun
PingSitemap: Yeni sayfalarınız için arama motorlarını haberdar edin
Sitemap'ın öneminden ve nasıl üreteceğinizden daha önce bahsetmiştim (
Tabiki arama motorları servislerinin botları sitenize geldiğinde ilk olarak sitemap.xml'inizi bulmaya çalışacak, bulduğu zaman da site indeksini hızlıca çıkaracaktır. Fakat botlar sık sık sayfalarınızı gezse de sitemap.xml'inizi her zaman anlık olarak kontrol etmezler.
Arama motorlarının ping servisleri vardır ve bu servisleri kullanarak sitemap.xml'inizin güncellendiğini, hemen kuyruğa alınmasını istediğinizi belirtebilirsiniz. Bu uygulamayı birçok büyük web servisi, wordpress, blogger gibi blog hizmeti veren servisler, hatta kendi sunucunuza kuracağınız wordpress de bunu yapmaktadır.
Yeni bir içerik girildiği zaman sitenize yeni sayfalar eklenmiş, bazı varolan sayfaların da güncellenmiş olması anlamına gelmektedir. Arama motorlarının bu değişiklikleri hemen tarafamasını isterseniz aSitemap'ın öneminden ve nasıl üreteceğinizden daha önce bahsetmiştim (Dinamik sitemap.xml oluşturmak).
Tabiki arama motorları servislerinin botları sitenize geldiğinde ilk olarak sitemap.xml'inizi bulmaya çalışacak, bulduğu zaman da site indeksini hızlıca çıkaracaktır. Fakat botlar sık sık sayfalarınızı gezse de sitemap.xml'inizi her zaman anlık olarak kontrol etmezler.
Arama motorlarının ping servisleri vardır ve bu servisleri kullanarak sitemap.xml'inizin güncellendiğini, hemen kuyruğa alınmasını istediğinizi belirtebilirsiniz. Bu uygulamayı birçok büyük web servisi, wordpress, blogger gibi blog hizmeti veren servisler, hatta kendi sunucunuza kuracağınız wordpress de bunu yapmaktadır.
Yeni bir içerik girildiği zaman sitenize yeni sayfalar eklenmiş, bazı varolan sayfaların da güncellenmiş olması anlamına gelmektedir. Arama motorlarının bu değişiklikleri hemen tarafamasını isterseniz az sonra anlatacağım ufak teknikle bunu yapabilirsiniz.
Dinamik sitemap.xml oluşturmak
).Sitemap.xml dosyanızı oluşturdunuz peki sonra?
Tabiki arama motorları servislerinin botları sitenize geldiğinde ilk olarak sitemap.xml'inizi bulmaya çalışacak, bulduğu zaman da site indeksini hızlıca çıkaracaktır. Fakat botlar sık sık sayfalarınızı gezse de sitemap.xml'inizi her zaman anlık olarak kontrol etmezler.
Arama motorlarının ping servisleri vardır ve bu servisleri kullanarak sitemap.xml'inizin güncellendiğini, hemen kuyruğa alınmasını istediğinizi belirtebilirsiniz. Bu uygulamayı birçok büyük web servisi, wordpress, blogger gibi blog hizmeti veren servisler, hatta kendi sunucunuza kuracağınız wordpress de bunu yapmaktadır.
Yeni bir içerik girildiği zaman sitenize yeni sayfalar eklenmiş, bazı varolan sayfaların da güncellenmiş olması anlamına gelmektedir. Arama motorlarının bu değişiklikleri hemen tarafamasını isterseniz aSitemap'ın öneminden ve nasıl üreteceğinizden daha önce bahsetmiştim (Dinamik sitemap.xml oluşturmak).
Sitemap.xml dosyanızı oluşturdunuz peki sonra?
Tabiki arama motorları servislerinin botları sitenize geldiğinde ilk olarak sitemap.xml'inizi bulmaya çalışacak, bulduğu zaman da site indeksini hızlıca çıkaracaktır. Fakat botlar sık sık sayfalarınızı gezse de sitemap.xml'inizi her zaman anlık olarak kontrol etmezler.
Arama motorlarının ping servisleri vardır ve bu servisleri kullanarak sitemap.xml'inizin güncellendiğini, hemen kuyruğa alınmasını istediğinizi belirtebilirsiniz. Bu uygulamayı birçok büyük web servisi, wordpress, blogger gibi blog hizmeti veren servisler, hatta kendi sunucunuza kuracağınız wordpress de bunu yapmaktadır.
Yeni bir içerik girildiği zaman sitenize yeni sayfalar eklenmiş, bazı varolan sayfaların da güncellenmiş olması anlamına gelmektedir. Arama motorlarının bu değişiklikleri hemen tarafamasını isterseniz az sonra anlatacağım ufak teknikle bunu yapabilirsiniz.
Etiketler:
arama,
arama motoru,
google,
google sitemap,
pingsitemap,
seo,
sitemap.xml
Gönderen
Yusuf Ali Bozkır
Simple Pie Nedir?
Php ile yazılmış bir xml parser sınıfıdır. Spesifik olarak da RSS tipi xml dosyalarını okumak için tasarlanmış, cache gibi güzellikleri bulunan bir sınıftır. Bu sınıfı kullanarak bir rss dosyasını nasıl parse edeceğimizi basitçe göstereceğim.
Ya hep ya hiç : www kullanın veya kullanmayın
Günümüzde ajax, flash derken client side crossdomain istekler geziyor. Bunun gibi teknolojileri kullanan uygulamalarda sık karşılaştığımız bir sorun var. Mesela flash içinde, javascript dosyalarında veya php yönlendirmelerinde bir sürü yerde yönlendirme kullanıyoruz ve aslında farkında olmadığımız bir kullanımdan dolayı oturum, istek cevaplarının gelmemesi gibi hatalar alıyoruz. Farkında olmadığımız şey şu :
Dinamik sitemap.xml oluşturmak
Sitemap nedir önemi nedir" diyenler şuradan (Vikipedi: Site haritası) devam etsinler.
Şimdi gelelim öneminden çok üretilmesine. Basit bir xml aslında. Fakat eğer sürekli güncellenen yapıda bir siteniz var ise bu xml'i periyodik olarak yenilemeniz gerekir. Tabi ki yüzlerce sayfası olan bir sitede (örneğin blog) bu linklerin envanterini bir xml'de tutmak oldukça zor olacaktır.
Çoğu web uygulamasında sayfaların içerikleri veritabanında tutulan bilgilerin listelenmesi ve detay sayfalarından oluşmaktadır. Yazılar, Arşiv sayfaları, Fotograf sayfaları, Forumlar, forum konularının bulunduğu sayfalar vs. Bu sayfaları listeleyen/gösteren php dosyaları olduğunu düşünürsek sitemap.xml'i oluşturacak kodun bu içerikleri sadece adresleyerek listelemesini yapacak bir kod olduğunu söyleyebiliriz.
Bu içerikleri listeleyerek sadece o içeriklere ait sayfaların URL'lerini oluşturan bir php dosyası düşünün. Basitçe örnekleyeceğim.
Mesela forum adında bir tablonuz var ve bu forum'un site haritası için sadece URL'leri gerekli ve bunu oluşturan ufak bir kod vermek gerekirse :
Şimdi gelelim öneminden çok üretilmesine. Basit bir xml aslında. Fakat eğer sürekli güncellenen yapıda bir siteniz var ise bu xml'i periyodik olarak yenilemeniz gerekir. Tabi ki yüzlerce sayfası olan bir sitede (örneğin blog) bu linklerin envanterini bir xml'de tutmak oldukça zor olacaktır.
Çoğu web uygulamasında sayfaların içerikleri veritabanında tutulan bilgilerin listelenmesi ve detay sayfalarından oluşmaktadır. Yazılar, Arşiv sayfaları, Fotograf sayfaları, Forumlar, forum konularının bulunduğu sayfalar vs. Bu sayfaları listeleyen/gösteren php dosyaları olduğunu düşünürsek sitemap.xml'i oluşturacak kodun bu içerikleri sadece adresleyerek listelemesini yapacak bir kod olduğunu söyleyebiliriz.
Bu içerikleri listeleyerek sadece o içeriklere ait sayfaların URL'lerini oluşturan bir php dosyası düşünün. Basitçe örnekleyeceğim.
Mesela forum adında bir tablonuz var ve bu forum'un site haritası için sadece URL'leri gerekli ve bunu oluşturan ufak bir kod vermek gerekirse :
Etiketler:
dinamik,
feed,
generator,
generatör,
google,
google sitemap,
otomatik sitemap,
rss,
seo,
sitemap,
sitemap.xml
Gönderen
Yusuf Ali Bozkır
PHP'de fonksiyonlar
onksiyonlar, matematikteki gibi bazı işlem gruplarını sık sık kullandığımız alanlarda bize oldukça kolaylık sağlar. PHP'de de aynı şekilde, belli işleri yapan ve sonuçta bazı durumlara göre uygulamanın ilerleyişini değiştiren çoğu işlemde kolaylık sağlar. Bu fonksiyonları komplike uygulamaların sık tekrarlanan parçaları olarak görebiliriz.
Fonksiyon yapılarını, aslında PHP içinde farkında olmadan, sık sık kullanıyoruz. (Biz her ne kadar farkında olmasak da onlar hep fonksiyondu ve fonksiyon olarak kalacaklar
Fonksiyon yapılarını, aslında PHP içinde farkında olmadan, sık sık kullanıyoruz. (Biz her ne kadar farkında olmasak da onlar hep fonksiyondu ve fonksiyon olarak kalacaklar
Etiketler:
fonksiyon,
fonksiyonlar,
functions,
php functions,
phpde fonksiyonlar
Gönderen
Yusuf Ali Bozkır
Wireless Şifre Kırma --- Resimli Anlatım
Kablosuz Ağlardaki Güvenlik Çeşitleri
Ev ve küçük ofislerde kablosuz internet ağlarını korumak için kullanılan en bilindik iki farklı şifreleme yöntemi vardır. WEP tekniği ve WPA tekniği…
WEP tekniğinde şifre 1`den 9`a kadar rakamlar ve A`dan F`ye kadar harflerden oluşur. Yani hexadecimal olarak yazılır. Kablosuz ağların kullanılmaya başladığı ilk döneminde ortaya çıkan bu teknik en zayıf şifreleme tekniğidir. Açıkları bilindiği için yerine WPA sistemi geliştirilmiştir. WPA sistemindeki şifrede her türlü karakter kullanılabilir ve kırılması daha zordur. Evet kırılması daha zordur ama yeteri kadar güçlü bir şifre kullanırsanız… şifreleme tekniklerinin dışında MAC adresine göre filtreleme yapmak da bir korunma yöntemi olarak sıkça kullanılır. Bu yöntemde router, Access point, PC gibi her ağ cihazının sahip olduğu ve dünyada bir eşi daha olmayan MAC adresinden faydalanılır. MAC adresi bir çeşit seri numarasıdır. Modemin ayarlarından, kablosuz ağa girişine izin verilen MAC adreslerini belirleyebilirsiniz. Bu sayede tanımadığınız bilgisayarların ağa girişini engellemiş olursunuz. Ama bu da çok basit şekilde aşılabilen bir yöntemdir, çünkü MAC adresi klonlanabilir. Bunun dışında RADIUS, RSN gibi kırılması çok daha zor olan güvenlik yöntemleri de kullanılır ancak bu yöntemlerin kullanımı sınırlıdır. Çünkü bu yöntemler ev ve küçük ofis kullanıcıları için uygulanamayacak kadar komplike çözümlerdir.
Yazının ilerleyen bölümlerinde bu güvenlik metotlarının nasıl kırıldığını okuyacaksınız. Ancak önce çok önemli bir uyarı yapmamız gerekiyor.
Bu yazıda anlatılan yöntemleri deneme ve geliştirme amaçlı olarak kendi ağınızda kullanabilir ve buna göre açıklarınızı tespit edip güvenlik önlemlerinizi artırabilirsiniz.
Diğer kablosuz ağlara izinsiz giriş yaptığınız takdirde yasalar karşısında suç işlemiş duruma düşersiniz. Bu yazıda anlatılan yöntemleri uyguladığınızda mutlaka giriş yapılan modem/router bu girişi tespit edecek ve kayıt altına alacaktır. Bu kayıtlar gerektiğinde delil olarak kullanılabilir. Bu yazının amacı, yeterli derecede güvenlik önlemi olmayan kablosuz ağların ne kadar kolay kırılabildiğini ispatlamaktır. Ayrıca bu yöntemleri denerken sisteminizde herhangi bir problem meydana gelirse, sorumluluk size aittir.
Ayrıca şunu da belirtelim ki, birçok nedenden dolayı burada anlattığımız yöntemleri birebir uygulayamama ihtimaliniz de var. Böyle bir durumla karşılaştığınızda konu çok derin olduğundan derin bir araştırmaya girmeniz gerekebilir. Biz yazımızda bu kompleks konuyu mümkün olduğunca basite indirgeyerek anlatmaya çalışacağız. Mantığını kavradıktan sonra geliştirmek size kalmış.
Bu uyarıları yaptıktan sonra yavaş yavaş kolları sıvama zamanı geldi demektir. Öncelikle alet çantamızda neler var, bir bakalım: Kablosuz ağları kırmak için pek çok farklı araç kullanılabilir. Ama biz BackTrack isimli Linux canlı CD`sinden faydalanacağız. BackTrack`i kullanıyoruz çünkü bu CD`de kullanacağımız bütün araçlar, bir arada bulunuyor. Eğer isterseniz bu yazıda adı geçen araçların Windows sürümlerini de bulabilirsiniz. Ama baştan söyleyelim; Windows araçları Linux`taki kadar güvenilir çalışmıyor.
İhtiyacınız Olan Tek Yazılım: BackTrack
BackTrack adlı Slackware tabanlı Linux sürümünün içinde kablosuz ağların şifreleri ile ilgili bütün araçlar bir arada bulunuyor. Ayrıca bir canlı CD olduğu için bu işlemleri yaparken bilgisayarınıza herhangi bir şey kurmak zorunda kalmıyorsunuz. Kısacası; kablosuz ağları kırmak için ihtiyacınız olan tek şey: BackTrack. Dergimizin bu ayki DVD`sinde ISO biçiminde bulabileceğiniz BackTrack`i öncelikle bir CD`ye yazdırmanız gerekecek. ISO kalıbını CD`ye yazdırmak konusunda bilgisi olmayanlar `ISO`yu CD`ye Yazmak` başlıklı kutudan faydalanabilirler.
Eğer BackTrack`i CD`ye yazdırdıysanız bir sonraki adıma geçebiliriz.
Ev ve küçük ofislerde kablosuz internet ağlarını korumak için kullanılan en bilindik iki farklı şifreleme yöntemi vardır. WEP tekniği ve WPA tekniği…
WEP tekniğinde şifre 1`den 9`a kadar rakamlar ve A`dan F`ye kadar harflerden oluşur. Yani hexadecimal olarak yazılır. Kablosuz ağların kullanılmaya başladığı ilk döneminde ortaya çıkan bu teknik en zayıf şifreleme tekniğidir. Açıkları bilindiği için yerine WPA sistemi geliştirilmiştir. WPA sistemindeki şifrede her türlü karakter kullanılabilir ve kırılması daha zordur. Evet kırılması daha zordur ama yeteri kadar güçlü bir şifre kullanırsanız… şifreleme tekniklerinin dışında MAC adresine göre filtreleme yapmak da bir korunma yöntemi olarak sıkça kullanılır. Bu yöntemde router, Access point, PC gibi her ağ cihazının sahip olduğu ve dünyada bir eşi daha olmayan MAC adresinden faydalanılır. MAC adresi bir çeşit seri numarasıdır. Modemin ayarlarından, kablosuz ağa girişine izin verilen MAC adreslerini belirleyebilirsiniz. Bu sayede tanımadığınız bilgisayarların ağa girişini engellemiş olursunuz. Ama bu da çok basit şekilde aşılabilen bir yöntemdir, çünkü MAC adresi klonlanabilir. Bunun dışında RADIUS, RSN gibi kırılması çok daha zor olan güvenlik yöntemleri de kullanılır ancak bu yöntemlerin kullanımı sınırlıdır. Çünkü bu yöntemler ev ve küçük ofis kullanıcıları için uygulanamayacak kadar komplike çözümlerdir.
Yazının ilerleyen bölümlerinde bu güvenlik metotlarının nasıl kırıldığını okuyacaksınız. Ancak önce çok önemli bir uyarı yapmamız gerekiyor.
Bu yazıda anlatılan yöntemleri deneme ve geliştirme amaçlı olarak kendi ağınızda kullanabilir ve buna göre açıklarınızı tespit edip güvenlik önlemlerinizi artırabilirsiniz.
Diğer kablosuz ağlara izinsiz giriş yaptığınız takdirde yasalar karşısında suç işlemiş duruma düşersiniz. Bu yazıda anlatılan yöntemleri uyguladığınızda mutlaka giriş yapılan modem/router bu girişi tespit edecek ve kayıt altına alacaktır. Bu kayıtlar gerektiğinde delil olarak kullanılabilir. Bu yazının amacı, yeterli derecede güvenlik önlemi olmayan kablosuz ağların ne kadar kolay kırılabildiğini ispatlamaktır. Ayrıca bu yöntemleri denerken sisteminizde herhangi bir problem meydana gelirse, sorumluluk size aittir.
Ayrıca şunu da belirtelim ki, birçok nedenden dolayı burada anlattığımız yöntemleri birebir uygulayamama ihtimaliniz de var. Böyle bir durumla karşılaştığınızda konu çok derin olduğundan derin bir araştırmaya girmeniz gerekebilir. Biz yazımızda bu kompleks konuyu mümkün olduğunca basite indirgeyerek anlatmaya çalışacağız. Mantığını kavradıktan sonra geliştirmek size kalmış.
Bu uyarıları yaptıktan sonra yavaş yavaş kolları sıvama zamanı geldi demektir. Öncelikle alet çantamızda neler var, bir bakalım: Kablosuz ağları kırmak için pek çok farklı araç kullanılabilir. Ama biz BackTrack isimli Linux canlı CD`sinden faydalanacağız. BackTrack`i kullanıyoruz çünkü bu CD`de kullanacağımız bütün araçlar, bir arada bulunuyor. Eğer isterseniz bu yazıda adı geçen araçların Windows sürümlerini de bulabilirsiniz. Ama baştan söyleyelim; Windows araçları Linux`taki kadar güvenilir çalışmıyor.
İhtiyacınız Olan Tek Yazılım: BackTrack
BackTrack adlı Slackware tabanlı Linux sürümünün içinde kablosuz ağların şifreleri ile ilgili bütün araçlar bir arada bulunuyor. Ayrıca bir canlı CD olduğu için bu işlemleri yaparken bilgisayarınıza herhangi bir şey kurmak zorunda kalmıyorsunuz. Kısacası; kablosuz ağları kırmak için ihtiyacınız olan tek şey: BackTrack. Dergimizin bu ayki DVD`sinde ISO biçiminde bulabileceğiniz BackTrack`i öncelikle bir CD`ye yazdırmanız gerekecek. ISO kalıbını CD`ye yazdırmak konusunda bilgisi olmayanlar `ISO`yu CD`ye Yazmak` başlıklı kutudan faydalanabilirler.
Eğer BackTrack`i CD`ye yazdırdıysanız bir sonraki adıma geçebiliriz.
Etiketler:
aircrack,
airdump,
backtrack,
iso,
kablosuz şifre kırma,
wap şifre kırma,
wep şifre kırma,
wireless şifre kırma,
wpa şifre kırma
Gönderen
Yusuf Ali Bozkır
Linux Ubuntu Compiz Kullanımı 3D Masaüstü ve Pencere Görünümü (Video)
Ubuntunuza nasıl 3D yapabiliceğinizi bu videoda anlattım.
Bunu compiz olarak halledebileceksiniz..
Dailymotion
Rapidshare
Bunu compiz olarak halledebileceksiniz..
Dailymotion
Rapidshare
Php Nedir ?
PHP (Personal Home Page)
Tarihçe
PHP, ilk olarak 1990’lı yılların ortalarında Rasmus Lerdorf tarafından geliştirilmeye başlanmıştır. Lerdorf’un amacı kişisel bilgilerini internet üzerinden yayınlamaktı. O tarihteki teknolojide, günümüzdeki gibi gelişmiş web tasarım yazılımlarının bulunmamasından dolayı , kişisel web sayfası yapmak çok daha zordu. Buradan yola çıkarak, kişisel web sayfası yapmak için bir yazılım hazırladı ve adına Personal Home Page (PHP) adını verdi. PHP, Perl dili üzerine kurulu bir dil olarak geliştirilmeye başlanmıştır. PHP’ nin çok tutulması üzerine web tasarımcılarının çok ihtiyacı olan, yani form yoluyla ziyaretçiden gelen bilgileri işlemeyi sağlayan eklemeler yapılarak adına PHP/FI (Form Interpreter) adını aldı. Kimileri tarafından programın bu versiyonu PHP2 olarak adlandırıldı. 1995 yılının ortalarında PHP Lerdorf’un kurmuş olduğu bir grup tarafından daha da geliştirildi. Bu sefer Perl dilindeki fonksiyonlardan tamamen arındırılmış ve Object Oriented (Nesneye Dayalı) bir dil haline getirildi.
Günümüzde PHP4 versiyonu geliştirilmiş durumdadır. PHP dili Linux gibi Açık Kaynak Kodlu bir dildir ve ücretsiz olarak dağıtılmaktadır ve geliştirilmektedir. Linux, Unix, Windows tabanlı işletim sistemlerinde çalışabilen versiyonları mevcuttur.
Tarihçe
PHP, ilk olarak 1990’lı yılların ortalarında Rasmus Lerdorf tarafından geliştirilmeye başlanmıştır. Lerdorf’un amacı kişisel bilgilerini internet üzerinden yayınlamaktı. O tarihteki teknolojide, günümüzdeki gibi gelişmiş web tasarım yazılımlarının bulunmamasından dolayı , kişisel web sayfası yapmak çok daha zordu. Buradan yola çıkarak, kişisel web sayfası yapmak için bir yazılım hazırladı ve adına Personal Home Page (PHP) adını verdi. PHP, Perl dili üzerine kurulu bir dil olarak geliştirilmeye başlanmıştır. PHP’ nin çok tutulması üzerine web tasarımcılarının çok ihtiyacı olan, yani form yoluyla ziyaretçiden gelen bilgileri işlemeyi sağlayan eklemeler yapılarak adına PHP/FI (Form Interpreter) adını aldı. Kimileri tarafından programın bu versiyonu PHP2 olarak adlandırıldı. 1995 yılının ortalarında PHP Lerdorf’un kurmuş olduğu bir grup tarafından daha da geliştirildi. Bu sefer Perl dilindeki fonksiyonlardan tamamen arındırılmış ve Object Oriented (Nesneye Dayalı) bir dil haline getirildi.
Günümüzde PHP4 versiyonu geliştirilmiş durumdadır. PHP dili Linux gibi Açık Kaynak Kodlu bir dildir ve ücretsiz olarak dağıtılmaktadır ve geliştirilmektedir. Linux, Unix, Windows tabanlı işletim sistemlerinde çalışabilen versiyonları mevcuttur.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)